Get a Quote

Edit Template

türkiye'de kumar yargı yetkisi sınırı

Türk Silahlı Kuvetlerinde Disiplin Suç ve Cezaları ve Yargı Denetimi Doktora Tez Taslağı Avukatlık Bürosu

Yukarıda sözü edilen dört takımın katıldığı ligde karşılaşmalar, günümüzde Fenerbahçe Şükrü Saraçoğlu Stadı’nın bulunduğu yerde, o zamanki adıyla Papazın Çayırı’nda oynanmıştır. Bu faaliyetler giderek Türkiye’de futbolun hem kamuoyu hem de II. Abdulhamit idaresi tarafından hoşgörüyle karşılanmasına ve Türk futbol kulüplerinin kurulmasını sağlamıştır. Bu gelişmelere koşut olarak, Galatasaray Sultanisi öğrencilerinden Ali Sami (Yen) ve arkadaşları Asım Tevfik (Sonumut), Emin Bülent (Serdaroğlu), Celal (Şehit), Bekir (Bircan), Tahsin Nahit, Cevdet (Kalpakçıoğlu) ve Abidin (Daver) Beyler 1905 senesinde “Galatasaray Futbol Kulübü[34]”nü kurmuşlardır. Galatasaray Futbol Kulübü’nü, Kadıköylü gençlerin kurdukları “Fenerbahçe Futbol Kulübü” izlemiştir (1907). Bir yıl sonra ise, “Vefa” ve “Beykoz” futbol kulüpleri kurulmuştur. 1903’te açılan ve yalnızca jimnastik dalında faaliyet gösteren “Beşiktaş Jimnastik Kulübü” ise, 1910’da futbol takımını da faaliyet alanı içine almıştır. Daha sonra “Anadolu”, “Türk İdman Ocağı”, “Darülfünun”, “Terbiye-i Bedeniye”, “Şehremini Mümaseratı Bedeniye” kulüpleri kurulmuş ve İstanbul ligine katılmışlardır. Kulüp sayısının artmasını takiben, ligin yönetimini sağlamak için “İstanbul Futbol Kulüpleri Birliği” kurulmuş ve 1912 senesinde “Pazar Ligi” ile “Cuma Ligi” adıyla iki lig grubu oluşturulmuştur. [13]  Madde 72 – Vatan hizmeti, her Türkün hakkı ve ödevidir. Disiplin işlemlerindeki hataların kaynağı, disiplin suç ve cezalarının karmaşıklığı olduğu gibi, disiplin amiri konumundaki personelin eğitim eksikliğidir.

Hâkimlik, savcılık ve idari görevler atanma suretiyle yapılabileceğinden, bir askeri mahkemede görevli hâkim veya savcının geçici görevlendirmeyle disiplin subaylığını yürütmesi mümkün değildir. Maddesine göre, refakatinde adli müşavir bulunan kıta komutanlığı veya askeri kurum amirliği teşkilatında kurulan disiplin mahkemelerinde, disiplin subaylığı görevinin adli müşavir veya yardımcıları tarafından yapılması kanuni bir zorunluluk olduğundan bunlar için ayrıca kararname çıkartılmaz[291]. Maddesi uyarınca, garnizon komutanı, garnizondaki tüm birlik ve kurumların disiplin amiridir. Dolayısıyla garnizon komutanı, kendi kuruluşunda olmayan birlik personeline doğrudan disiplin cezası verebilecektir[286]. Amirlik yapılan görev süresince ve görev nedeniyle de oluşabilmektedir. Nöbetçi ve devriye görevini yapan kişi (AsCK m.106)[283], askeri inzibat görevini yapan erbaş ve erler (İçHizK m.92/1), bölük nöbetçi çavuşu (İçHizY m.399) ve bölük nöbetçi onbaşısı (İçHizY m.396) bu görevlerini yaptıkları sırada diğer erbaş ve erlere karşı amir yetkisine sahiptir[284]. Aynı şekilde, kışlalarda mesainin bitmesinden yeni mesai başlayana kadar nöbetçi amiri kışladaki tüm nöbetçi subay, astsubay, sivil personel ile erbaş ve erlerin amiridir (İçHizY m.411/2).

Maddesinde; Harp okulu öğrencilerinin aşağıdaki hallerde yüksek disiplin kurulu kararıyla okuldan çıkarılacakları belirtilmektedir. Yüksek disiplin kurullarının, sahip oldukları ceza verme yetkilerini yetki devri yoluyla devretmeleri mümkün değildir[375]. Yetkisiz makam tarafından verilen bir memuriyetten çıkarma cezasının yüksek disiplin kurulunun icazet veya onay vermesiyle sağlıklı hale gelmesi de mümkün değildir[376]. Bu durum hem disiplin cezası verme yetkisinin münhasır yetki özelliği taşımasının, hem de belirli bir kurula ait olan bir yetkinin bir başka kurula ya da makama devrinin işin niteliğine uygun düşmemesinin bir sonucudur[377]. Ancak suçun işlendiği hususunda tereddüt var ise disiplin amirinin soruşturma yapmasını engelleyen bir yasak da bulunmamaktadır. Bu gibi durumlarda maddi gerçeğe ulaşmak için disiplin amiri bizzat kendisi soruşturma yapacağı gibi ilgiliden daha kıdemli birine de bu görevi verebilir. Teknik bilgiyi gerektiren konularda ilgili uzmanları dinleyip görüş isteyebilir. Disiplin amirinin bu yetkisi açıkça düzenlenmemiş olmakla birlikte, 353 sayılı Askeri Mahkemelerin Kuruluşu ve Yargılama Usulü Hakkında Kanunun 95[311], 211 sayılı İç Hizmet Kanunun 30. Maddesindeki[312] düzenlemelerden ve işin doğasından kaynaklanmaktadır. AsCK’da, herhangi bir şekilde maiyetinin disiplin suçu oluşturan fiili olduğunu öğrenen disiplin amirinin soruşturma yapması gerektiğine ilişkin bir düzenleme bulunmamaktadır. Disipline aykırı fiilin niteliğine göre herhangi bir soruşturma yapmadan AsCK’nın 175. Örneğin, kıyafeti bozuk bir şekilde ve şapkasız olarak bina dışında dolaşan bir maiyetiyle karşılaşan disiplin amirinin herhangi bir soruşturma yapmasını gerektirecek durum yoktur[310].

Maddesinde, Devlet memurlarının, görevleriyle ilgili olarak basına, haber ajanslarına, radyo ve televizyon kurumlarına bilgi veya demeç veremeyecekleri, bu konuda gerekli bilginin, yetkili kişiler tarafından verilebileceği hükme bağlanmış bulunmaktadır. Mevzuatın aksine hareket edenler, disiplin suçu işlemiş sayılırlar. Yukarıdaki düzenlemeye göre suçun oluşabilmesi için gerekli unsurlar şunlardır. Suç yer bakımından ancak kıt’a, karargah ya da bu yerler dışında olsa bile görev esnasında işlenebilir. Yine söz konusu cihazların kullanılmasının emirle yasak edilmiş olması, doğal olarak da bu yasağın ilgililere duyurulması gereklidir. Ayrıca suça konu olan cihazın  ses ve benzeri verileri ve bilgileri kaydeden, depolayan veya ileten çalışır bir cihaz olması gerekmektedir. Bu üç unsurun birlikte gerçekleşmesi halinde disiplin suçu oluşacaktır. Maddesinde nöbetçilerin nöbet yerinde nasıl ve ne şekilde hareket edecekleri gösterilmiştir. Maddede de her nöbet yeri için nöbetin cinsine göre bir talimat yapılacağı belirtilmiştir. Maddede sayılanlardan başka hal ve hususların nöbeti ihdas eden amir ve makam tarafından nöbetin nitelik ve özellikleri dikkate alınarak talimat olarak düzenlenmesi mümkündür[152].

  • Devletin güvenliğine karşı suçlar, anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, milli savunmaya karşı suçlar ve devlet sırlarına karşı suçlar ve casusluk; Terörle Mücadele Kanunu kapsamına giren suçlar ve toplu işlenen suçlar bakımından ise bu süre 2 yıla kadar uzatılabilecek.
  • (2) Yaptıkları açıklamalardan sonra mahkeme başkanı veya hâkim,çekilmelerine izin vermedikçe, bilirkişiler duruşma salonunda kalırlar; ancaksalona teker teker alınıp birbirinden ayrı olarak dinlenmeleri zorunludeğildir.
  • Bu hükmün de, yıllardır her yıl yaşanan, özensiz kurban manzaralarından esinlenerek konulduğu anlaşılmaktadır.

Disiplin kurullarının oluşumları ve görevleriyle ilgili hususlar anılan Yönetmelikte düzenlenmiştir. Maddesinde, Başbakanlık ile Bakanlıkların ve bunlara bağlı Müsteşarlık, Genel Müdürlük ve Başkanlıkların kurum merkezindeki disiplin ve yüksek disiplin kurullarının kuruluşlarında uyulması gereken esasların neler olduğu tespit edilmiştir. Fıkrasının (a) bendinde, kurulların başkan ve üyelerinin, Başbakanlık ve Bakanlıklarda Müsteşarlar, bunlara bağlı kurumlarda kurumların başında bulunan müsteşar, genel müdür ve başkanların teklifi ve ilgili bakanın onayı ile görevlendirilecekleri; (b) bendinde de, kurulların bir başkan ve 4 üye olmak üzere 5 kişiden oluşacağı öngörülmüştür[302]. Disiplin subaylığı 1964 yılında 477 SK’nun yürürlüğe girmesiyle oluşturulmuş bir görevdir. Disiplin subayı disiplin soruşturmasının önemli bir unsurudur[290]. Zira teşkilatında disiplin mahkemesi kurulan komutanın bir disiplin suçu işleyen asker kişi hakkında vereceği disiplin hazırlık soruşturması açılması emri üzerine fail hakkındaki disiplin soruşturması disiplin subayı tarafından yapılır (477 SK m.14/4). Dolayısıyla “ast”, üstün rütbece veya kıdemce aşağısında bulunan kimsedir (İçHizK m.10).

(3) Soruşturma konusu fiilin kabahat oluşturduğunun anlaşılması halinde Cumhuriyet savcısı bu nedenle idarî yaptırım kararı verir. Ancak, bunun için ilgili kamu kurum ve kuruluşu tarafından idarî yaptırım kararı verilmemiş olması gerekir. MADDE 23.- (1) Cumhuriyet savcısı, kanunda açıkça hüküm bulunan hallerde bir kabahat dolayısıyla idarî yaptırım kararı vermeye yetkilidir. (4) Eşyanın mülkiyeti, kanunda açık hüküm bulunan hallerde ilgili kamu kurum ve kuruluşuna, aksi takdirde Devlete geçer. Koşullarından birinin yerine getirilmesine bağlı olarak belli bir süre geciktirilebilir. Belirlenen süre zarfında koşulun yerine getirilmemesi halinde eşyanın mülkiyetinin kamuya geçirilmesine karar verilir.

Bu cezalara karşı idari başvuru yolu da düzenlenmemiş olup bu durumun sakıncalarına ikinci bölümde ayrıntılı olarak  değinilecektir. Bu yüzden memurlar görevlerini sürekli olarak ve kesin­tisiz yapmak zorundadır. Memurlar görevlerini ancak ilgili mevzuatın öngördüğü ve imkân verdiği hal ve koşullarda bırakabilecektir. Görevin, keyfi bir şekilde ya da bazı kişisel veya toplu hak arama vb. Memurun kabul edilebilir herhangi bir özrü olmadan görevine bir veya iki gün gelmemesi, aylıktan kesme cezasını gerektirir. Disiplin su­çunu işleyen memurun ileri sürdüğü mazeretlerin özür olarak kabul edilip edilmeyeceğini disiplin amiri takdir edecektir[196]. Devlet memuru görevi ve sıfatı dolayısıyla Devleti temsil ettiği için, va­tandaşın itibar ve güven duygusunu sarsmamak zorundadır. Ak­sine hareketi tespit edilen memurların, kınama cezası ile cezalandırılmaları öngörülmüştür.

F) Üst Kurulun faaliyet gösterdiği alanda strateji, politikalar ve ilgili mevzuat ile Üst Kurul ve personelin performans ölçütleri hakkında çalışma ve değerlendirme yapmak. D) Üst Kurul ile hizmet birimlerinin uyumlu, verimli, disiplinli ve düzenli bir biçimde çalışmasının en üst düzeyde organizasyonu ve koordinasyonunu sağlamak, hizmet birimleri arasında çıkabilecek görev ve yetki sorunlarını çözmek. (2) Üst Kurul, bu Kanun ve mevzuatta kendisine verilen görev ve yetkileri kendi sorumluluğu altında bağımsız olarak yerine getirir ve kullanır. (1) Medya hizmet sağlayıcılar, Yüksek Seçim Kurulu tarafından ilân edilen seçim döneminde, yayın yasaklarının başlayacağı saate kadar siyasî parti ve aday reklamları yayınlayabilir. Lisans süresi sonunda boşalan karasal yayın kapaparibahis Üst Kurulca yeniden ihale edilir. (6) Bu madde kapsamında yapılan yayınlar için herhangi bir bedel ödenmez. (1) Sinema ve televizyon için yapılmış filmler, diziler ile spor ve genel eğlence programları haricinde, yayınlarda ürün yerleştirmeye yönelik uygulamalara yer verilemez. Ürün yerleştirme uygulamaları ticarî iletişimle ilgili düzenlemelere tabidir.

AYİM’nin ilk özelliği taşıyan bu kararından sonra, YAŞ kararlarını “yokluk teorisi” ile sınırlı olarak denetlemiş ve disiplinsizlik ve ahlaki durumları sebebiyle ayırma işlemi uygulanan personel hakkındaki YAŞ kararlarının yok hükmünde olduğuna karar vermiş ve bu astsubayların sağlık nedeniyle emekli edilmelerini sağlamıştır[708]. AYİM istikrarlı bir şekilde YAŞ kararlarının yargı denetimine kapalı olduğunu ancak yok hükmünde olup olmadıkları açışından denetime tabi tutulabileceğini kararlarında belirtmektedir[709]. 1982 Anayasası’nda ise; 1961 Anayasası’ndan farklı olarak bazı idari işlemler yargı denetimi dışında bırakılmıştır. Bunlar; Cumhurbaşkanının tek başına yapacağı işlemler (md.105/2, 125/2), Yüksek Askeri Şura kararları (md.125/2), olağanüstü hallerde, sıkıyönetim ve savaş hallerinde çıkarılan kanun hükmünde kararnameler (md.148/1), Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu kararlarıdır (md.152/4). Adil yargılanma hakkının gerçekleşmesinin ikinci koşulu bu yargılamayı yapacak olan mahkemenin “kanun” ile kurulmuş olmasıdır. AYİM Anayasa ve kanunla kurulduğundan bu koşulu yerine getirmektedir. AYİM’nin yargılama usulü de yürütmenin düzenleyici tasarruflarıyla değil, 1602 sayılı Kanunla düzenlenmiştir. Maddesinde Sözleşme’deki hak ve özgürlükleri ihlal edilen kişinin ulusal makamlara başvuru hakkı güvence altına alınmıştır. Madde hükmü, ulusal bir makam ibaresini içerdiğinden; hak arama hürriyeti için kullanılacak yolun mutlaka yargı yolu şeklinde olması zorunlu değildir[639] . Asker statüsündeki kişilerin, dayanağı Anayasa’da (Md.72) olan yasalar gereği askerlik hizmetini ifa ederken, anayasal haklarının kullanımında hizmetin gerektirdiği düzenlemelere tabi olacağı açıktır. Bu çerçeveden bakıldığında, İç Hizmet Kanunu’nda tarif edilmiş olan hizmet ve emir müesseselerini, anayasal hürriyetleri kısıtlayan soyut kavramlar değil, ancak  askerlik hizmetinin en iyi şekilde ifası için muayyen düzenlemeleri öngören ve hizmetin belirli bir disiplin içersinde yapılmasını temin eden vasıtalar olarak görmek gerekir.

AYİM disiplin cezası saymadığı idari uyarı yazılarında ise savunma alınmasına gerek görmemektedir[883]. Kanaatimizce bu olaydaki eylem de disiplin tecavüzü kabul edilemez. Çünkü Bilgi Edinme Kuruluna müracaat edebilmenin ön şartı önce kendi kurumunuzun talebinizi reddetmesidir. Ayrıca kurumun red yazısındaki ifadelerin (sicillerin incelettirilemeyeceği) askeri sırla uzaktan yakından ilgisi olmadığı gibi, kurumla ilgili değil doğrudan davacıyla ilgilidir. Bu cezanın da “sebep unsuru” yönünden ağır ve bariz sakatlık içerdiğinden, yok hükmünde sayılması gerekir.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *

Extremity direction existence as dashwoods do up. Securing marianne led welcomed offended but offering.
© 2024 Created with Develop Mechanical Works

Support

Help Centre

Get Quote

FAQ

Contact Us

Company

Home

About Us

Our Products

Our Services

Get In Touch